hayatın tam ortasından

Dr.  Kristin Neff’in psikolojiye kazandırdığı bu terim de nedir ki acaba? Kendinize sanki aldatılmış bir arkadaşınızı teselli eder gibi ya da sinirlenen annenizi sakinleştirir gibi, dostunuz derdini anlattığında takındığınız yumuşak ve yapıcı tavırlarınız ve ağlayan küçük bir çocuğu sakinleştirirken kullandığınız ses tonunuzla, eleştirmeden ve yargılamadan şefkat göstermenizdir . Düşünelim bakalım. Sevdiklerimize anlayışlı olduğumuz kadar kendimize de sabırlı mıyız? Aslında insanın kendisine eleştirel yaklaşmasını gerektiğini söyleyenler olsa da artık insanın kendisini eleştirmesinin motivasyonu düşürdüğü,  psikolojiyi olumsuz etkileyerek insanların karamsarlığa ittiği düşünülüyor. İçinizdeki benlik seviyesinin düşüklüğü psikolojik sorunlarınızla alakalı olduğu söyleniyor. Benlik sevginiz ne kadar yüksekse o kadar sağlıklı bir psikoloji ve başarı geliyor. Ne kadar düşükse o kadar kolay hassaslaşıp, sağlık sorunları çekebiliyoruz. İç sesiniz de benlik seviyenizi etkileyen unsurlardan

KONSANTRASYON SÜRESİNİ UZATMA EGZERSİZLERİ Eğer sizde bazı durumlarda dikkatinizi toplayamıyorsanız, kendinizi bir anda hayal dünyasında buluyorsanız belki konsantrasyonunu geliştirmek isteyebilirsiniz. Ortalama olarak bir birey konsantrasyonunu 30 dakika boyunca koruyabilmelidir ve 10 dakika ara verdikten sonra bile aynı konsantrasyona devam etmelidir. Eğer dikkatinizi toplamakta, odaklanmakta sorunlar yaşıyorsanız;  dikkatinizi artırmak için bazı egzersizler yapabilirsiniz. Beyninizi çeşitli egzersizlerle konsantrasyonunuz artırabilirsiniz. Egzersizlere bakarsak; KÂĞITTAKİ NOKTA A4 ebadında bir kâğıdı alıp tam ortasına siyah bir nokta çizin. Bu kâğıdı isterseniz duvarınıza isterseniz masanıza asın. Sandalyenize kurulun ve bu hazırladığınız kâğıda 30-40 cm uzaklıktan, gözünüzü hiç kırpmadan siyah noktaya odaklanmaya çalışın. Gün geçtikçe odaklanma sürenizi artırın. Bu egzersizi yaparsanız, özellikle okuduğunuz bilgilerin hafızaya alınması yönünde beyninizi geliştirmiş olaca

Ne demiş Sigmund Freud ‘’Her şeyi hatırlamak, bir tür deliliktir. ‘’ Hafızaya sahip olmamızın bir nedeni aslında her şeyi hatırlamak değil. Sadece yaşadığımız süre boyunca içinde bulunduğumuz olaylarda mantıklı davranmamız gerektiğinde bize yardımcı olması içindir. Bilgiyi çağırmak denilen hatırlamak, yeri geldiğinde bizi mutlu yeri geldiğinde mutsuz eden, beyinde depolanan bilgilerin geri çağrılmasıyla oluşan bir süreçtir. Peki, neleri daha kolay hatırlarız? İLK VE SON GELEN UYARICILAR 3.2.4.8.7.3.2.1 Bu sayılardan hangisini hatırlayabiliyorsunuz? Çoğunuz ilk 2-3 ve son 2-3 rakamını daha iyi hatırlamış olabilirsiniz. Çünkü hafıza ilk ve son sıradaki uyarıcılara daha çok dikkat eder ve yoğunlaşma sağlar. Yani uyarıcılar hafızaya ard arda değil de belirli aralıklarla alınırsa çok daha kalıcı olabilir ve hatırlanabilir. Eğer çalışma süreleriniz de sık sık aralar verirseniz daha az çaba sarf ederek daha fazla bilgiyi hatırlayabilirsiniz. HAFIZAYA YAKIN ZAMANDA ALINAN UYARICI

Her gün bir yerden bir yere göçmek ne güzel, Bulanmadan dupduru akmak ne hoş, Dün dünde kaldı cancağızım, Bugün yeni şeyler söylemek gerek. MEVLANA             Bazen unutmak isteriz aşk acılarımızı, pişmanlıklarımızı ya da hatalarımızı, bir anda yok olsun isteriz. Ama tabii ki de benim gibi sizler de anahtarı nereye koyduğunuzu ya da okuduğunuz bir yazıyı, sevdiklerinizle geçen güzel anlarınızı veya yeni tanıştığınız insanların isimlerini unutmak istemezsiniz. H ayat bazen unutmak isteyip de unutamadıklarımız bazen de unutmamamız gerektiği halde unuttuklarımızla doludur. Peki, siz en çok neleri unutursunuz? Ya da unutmamak için ne gibi yöntemleriniz var?   Unutmak nimettir, şükür gerektirir ama bazen de unutmak kötüdür. Seçemeyiz tabii ki de neyi unutup neyi unutamayacağımızı ama en azından önemli ve unutmak istemediğimiz olayları hiç unutmasak, ne zaman neleri en çok unutuyoruz bilseydik güzel olmaz mıydı? Ünlü Alman psikoloğu Ebbinghaus öğrenme konusunda yapmış olduğ

Okuduğunuz kitapla ilgili her şeyi hatırlamak istiyorsanız, gazetede ki haberlerin detaylarını sürekli unutuyorsanız, derslerde, seminerlerde, televizyonda anlatılanları daha uzun süre hatırlamak istiyorsanız, telefon numaralarını, tarihleri, randevu ve insanların yüzlerini unuturum diyorsanız bu yazı tam size göre. Bu yazı unutmanın azalması hatırlamanın kolaylaşması üzerine, neleri çabuk unutup neleri unutmadığımız ve nasıl kolay hatırlayabileceğimiz ile ilgili önemli bilgiler vermektedir. Okuduğunuz bilgileri daha uzun süre hatırlamak için; öncelikle okuma alışkanlığına sahip olmak gerekiyor. Okurken anlamadığınız kelimeler iç in sözlük ku llanıp kullanmadığınız ya da önemli yerleri not alıp almadığınız da önemli bir yere sahiptir. Okuma alışkanlığı kazanmak istiyorsanız öncelikle kitap okumanın fayda ve önemine odaklanmanız gerekiyor. Bu alışkanlıkla beraber eğer okuduklarınızı yüksek sesle okursanız okuma hızınız yavaşlasa bile anlama ve kavrama gücünün art acaktır. Bir

HAFIZA VE HAYAT TARZI Sağlıklı bir hafıza için iyi bir hayat tarzına sahip olmak çok önemlidir. Alzheimer gibi herkesin korktuğu, hala tam olarak bilinmeyen ve olduktan sonra geri dönüşü olmayan bu kötü hastalığın riski bile hayat tarzını değiştirmekle çözülebiliyor. Hafızanın güçlü kalabilmesinin en önemli yanlarından biri de vücudu dinç yaparak beyni sağlıklı hale getirmektir.  BESLENME VE HAFIZA Zihinsel ve bedensel sağlığımızı en çok etkileyen unsur beslenme dir. Eğer sık unutuyorsanız ya da hatırlamakta zorlanıyorsanız belki de ilk bakmanız gereken beslenme şeklinizdir.  Midenizi çok tıka basa doldurmamaya özen gösterin, fazla kaçırdığınızda sindirim işiyle fazla uğraşıldığı için beyninize giden kan miktarı azalacak ve buda oksijenin de azalmasına yol açacaktır. Aynı şekilde sürekli katı beslenmekte sindirim açısından sizi zorlayabilir.  Beyinde oksijen azlığı da gerginlik, stres ve hafıza gücünüzü de zayıflatacaktır.  Yine aynı mantıkla düşünürsek yemek yedikten hemen

Hadi itiraf edelim, hepimiz hayatta bazı şeylere imrenerek, bakıyoruz. Bazen evlenen birilerine bakıp ‘’Bu da mı evlendi’’ diyoruz bazen insanlar hangi markayı giymiş, hangi arabayı kullanıyor onu irdeliyoruz. Bazen de  tanıdıklarımızın ne kadar değiştiğine, güzelleştiğine ya da daha karizmasına bakıyoruz . Zeki ya da çalışkan olmasını hiç düşünüyor muyuz? Ya da fil hafızasına sahip olan arkadaşlarımız dikkatimizi çekiyor mu? Bazen de ne kadar unutkanım diyerek  kendimize kızıyoruz ya da etrafımızdan eleştiriliyoruz. Aslında kendimize haksızlık ediyoruz.  Bazı durumların kontrolümüz dışında olduğuna inanarak hayatın akışına bırakıyoruz. Bazı olaylarda etkin olamasak ta geliştirebileceğimiz, ilerletebileceğimiz durumlarda mevcut. Mesela artık çoğu şeyi hatırlayabilir ve kendimizi bu konuda geliştirmeye çalışabiliriz Nasıl mı? Hafızamızı nasıl güçlendirebiliriz?  1)HAYAT TARZINI DEĞİŞTİRMEK Nasıl derseniz şöyle;  yagmurunsozleri 2) HAFIZA GÜÇLENDİRME TEKNİKLERİ UYGULAMAK Ha

Biz her ne kadar elektriğe, temiz suya ve sağlık hizmetlerine ulaşabilsek de, hala bir yerlerde bu imkânlara ulaşamayan birçok insan var. Her günümüze ve anımıza şükretmeden, üzülerek geçirip duruyoruz. Eğer zamanımızı düşünerek, yeni fikirler bularak vakit geçirebilseydik dünya nasıl bir yer olurdu? Girişimcilik, yeni fikirler, ileriyi görmek ve sorunlara çözümler üreterek insanlığa faydalı olmak hayattaki en önemli şeylerden biri değil midir? Dünyanın bazı bölgelerinde elektrik ve yemekle ilgili ihtiyaçlara basit, ucuz ve zeki inovasyonlar yapılarak insanlığa faydalı fikirler ortaya çıkmış.   Dünyada ki 8 başarılı fikirlere bakarsak;                                     #1 WATER WHEEL  Cynthia Koenig tarafından geliştirilen su çarkı, Hindistan'da insanların hayatını kolaylaştırıyor. 20 galonluk bu fıçı, suyun toplanmasında ve evlere taşınmasında özellikle de kadınlara çok yardımcı bir alet olarak yapılmıştır.  Nasıl kullanıldığını merak ediyorsanız;  youtube Kendi in